Çocuklarda Ürtiker (Kurdeşen)
Vücudun her yerinde ortaya çıkabilen kızarık kabarık cilt lezyonlarına ürtiker (kurdeşen) adı verilir. Çocukluk çağında ani çıkan (akut) ürtiker tablosuna sık rastlanır. Bazen bu kabarık cilt lezyonlarına dudak, göz, yüz, el ve ayaklarda ödem de eşlik edebilir, bu tabloya da anjiyoödem adı verilir. Çocuklarda en sık ürtiker sebebi enfeksiyonlardır. Çocuğun geçirdiği üst solunum yolu, alt solunum yolu enfeksiyonları, idrar yolu enfeksiyonları veya mide-barsak enfeksiyonları ürtikere neden olabilirler. İlaçlar, böcek sokmaları, katkı maddeli yiyecekler ve besin alerjileri diğer nedenler arasındadır.
Ürtikerin geçirildiği yaş ve besin ile döküntülerin ilişkisi çok önemlidir. Örneğin ilk kez yumurta verilen bir bebekte yumurta verilmesini takiben ürtiker lezyonları gelişmiş ise sebebin yumurta alerjisi olma ihtimali yüksektir. Özellikle bebeklik döneminde ürtiker nedeni olabilecek besin alerjilerinin değerlendirilmesi önemlidir. Ürtiker lezyonlarına eşlik eden bayılma, halsizlik, şiddetli kusma, ishal, karın ağrısı, öksürük, hırıltı, nefes darlığı gibi bulgular ağır alerjik reaksiyon göstergesidir. Bu nedenle ani ortaya çıkan ürtiker yanında bu bulguların varlığı durumunda vakit kaybetmeden bir hastaneye başvurulmalıdır.
Ürtiker akut ve kronik olarak ikiye ayrılır. Akut ürtikerde lezyonlar günler içerisinde düzelme gösterir, ortalama 1 hafta-10 gün içerisinde geriler. Lezyonların süresi 6 haftayı geçer ise kronik ürtiker olarak isimlendirilir. Kronik ürtiker son yıllarda ototimmun hastalık (bağışıklık sisteminin yanlışlıkla vücudun normal dokularına saldırdığı hastalıklar) olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Ancak kronik ürtiker varlığında vücutta kronik enfeksiyonlar (paraziter hastalıklar, diş hastalıkları, gastrit) ve diğer sistemik hastalıklar mutlaka araştırılmalıdır. Kronik ürtikerin fiziksel etkenler (sıcak, soğuk, basınç vb.) ile tetiklenen türleri de mevcuttur. Kronik ürtikerli hastaların düzenli aralıklarla takip edilmeleri gelişebilecek ek hastalık bulgularını izlemek açısından önem taşımaktadır.